Onuncu Yıl Nutku

Onuncu Yıl Nutku

28.01.2013 2344

Onuncu Yıl Nutku

Türk Milleti! Kurtuluş Şavaşı´na   başladığımızın on beşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yılını   doldurduğu en büyük bayramdır. Kutlu olsun! Şu anda, büyük Türk   milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve   heyecanı içindeyim. Yurttaşlarım! Az zamanda çok ve büyük işler   yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü   olan Türkiye Cumhuriyeti´dir. Bundaki muvaffakiyeti, Türk milletinin ve onun   değerli ordusunun bir ve beraber olarak, azimkârane yürümesine borçluyuz. Fakat   yaptıklarımzı asla kâfi göremeyiz; çünkü, daha çok ve daha büyük işler yapmak   mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu, dünyanın en mamur ve en medenî   memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi, en geniş, refah, vasıta ve   kaynaklarına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin   üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü, geçmis asırların gevşetici   zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre   düşünülmelidir. Geçen zamana nispetle daha çok çalışacağız, daha az zamanda daha   büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü,Türk milletinin karakteri yüksektir; Türk milleti çalışkandır;   Türk milleti zekidir. Çünkü, Türk milleti millî birlik ve beraberlikle   güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin, yürümekte olduğu   terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet   ilimdir. Şunu da ehemmiyetle tebaruz ettirmeliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti   olan Türk milletinin tarihî bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda   yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz   çalışkanlığını, fıtrî zekâsını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini ve   millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek   inkişaf ettirmek millî ülkümüzdür. Türk milletine çok yakışan bu ülkü, onu,   bütün beşeriyette, hakikî huzurun temini yolunda, kendine düşen medenî vazifeyi   yapmakta muvaffak kılacaktır. Büyük Türk milleti! On beş yıldan   beri, giriştiğimiz işlerde muvaffakiyet vadeden çok sözlerimi işittin.   Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiç birinde milletimin hakkımdaki itimadını   sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorum   ki, millî ülküye, tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin büyük millet   olduğunu, bütün medenî âlem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem   yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük medenî vasfı ve büyük medenî kabiliyeti,   bundan sonraki inkişafı ile, atinin yüksek medeniyet ufkundan yeni bir güneş   gibi doğacaktır. Türk milleti! Ebediyete akıp giden her on   senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve   refah içinde kutlamanı gönülden dilerim. Ne mutlu Türküm diyene! Ankara, 29 Ekim 1933